Sosyal Medya bağımlılığı üzerine
(12.12.2012 tarihinde eski bloğumda paylaştığım bir yazı.)
Merhabalar,
İnternete çok kısıtlı erişebildiğim 3 ay boyunca (Eylül-Ekim-Kasım 2012) bazı alışkanlıklarımın, hatta bağımlılıklarımın şimdi devam etmediğini görüyorum. Bu olayın aslında benim daha çok yararıma olduğunu da düşünüyorum. Çok basit bir örnek verecek olursam, eskiden günün her saati Twitter açık olurdu bilgisayarımda. Ama şimdi bunu belli saatlere indirmişim haberim olmadan. Sürekli birşeyleri takip etmektense kendi yaptığım işlere biraz daha yoğunlaşmışım sonuç olarak. Bunu da ileriye gitmek isteyen bir insan için önemli bir bulgu olduğunu düşünüyorum.
İnternete çok kısıtlı erişebildiğim 3 ay boyunca (Eylül-Ekim-Kasım 2012) bazı alışkanlıklarımın, hatta bağımlılıklarımın şimdi devam etmediğini görüyorum. Bu olayın aslında benim daha çok yararıma olduğunu da düşünüyorum. Çok basit bir örnek verecek olursam, eskiden günün her saati Twitter açık olurdu bilgisayarımda. Ama şimdi bunu belli saatlere indirmişim haberim olmadan. Sürekli birşeyleri takip etmektense kendi yaptığım işlere biraz daha yoğunlaşmışım sonuç olarak. Bunu da ileriye gitmek isteyen bir insan için önemli bir bulgu olduğunu düşünüyorum.
Ömrümün bu periyodunu İstanbul’da geçirdiğim içim sık sık metrobüs kalabalığını gözlemleme fırsatı yakalıyorum. Özellikle lise çağlarındaki öğrencilerde ve yaşıtlarımda aralıksız akıllı telefonlarına bakma eğilimi beni şaşırtıyor. Ve yapılanları gözlemlediğimde 3 temel aktivite beliriyor; Facebook’ta dolaşmak, mesaj yazmak, ve Twitter’da dolaşmak. Bir yere kadar bu dayanılabilir bir hareket. Benim fikrime göre 5 ya da 6 dakika. 7. dakikada artık bu uğraşlar gereksiz bir hale geliyor, ve sadece parmağın ekranın altından yukarıya doğru hızlıca kaydığı hareketlere dönüşüyor.
Biz sosyal medya bağımlısı olduk. Ve birçoğumuz vücudumuzu hoyratça kullanıyoruz. Sadece basit bir mesaj için dakikalarca küçük ekranlara boyun eğiyor, kendimizi hantallaştırıyoruz. Ayrıca hiç ama hiç bahsedilmeyen ve özellikle akıllı telefonlarda çok daha yoğun bir etki yaratan elektrik ve magnetik alan etkileri bizi içten içe fethediyor.
Bu bağımlılığın olası kurtulma yöntemleri bir süre uzak kalıp kendini anlamaktan geçiyor. Bu durumda da çağımızın hastalığı diyebileceğim “konuşulanlardan geri kalma” hastalığı peşimizden koşuyor.
Nacizane görüşüm, 3 günlüğüne bile olsa sosyal medyadan uzak durup, kendi içinizde bir sosyal medya hesaplaşması vermeniz. İnternette 2 video daha az izleyerek ya da Twitter’da 2 sayfa az cümle okuyarak kendinize verimli vakit ayırdığınızı farkettiğinizde bağımlılığınızın törpülenmeye başladığını göreceksiniz.
İnternet gün geçtikçe kirleniyor. Elbette iyi işler, haberler vs. var. Ama gördüğüm kirlilik artışının daha fazla olduğu. Bu kirliliğin verimliliğinizi ele geçirmemesi dileklerimle.
Yorumlar
Yorum Gönder